Libya Gerçeği-1 |
Prof. Dr. Ata ATUN |
|
Libya’da Muammer Kaddafi adlı korkunç bir diktatör vardı.
NATO’nun hava müdahalesi, İngiliz ve Fransız komandoları ile paralı askerlerin saldırısı sonucunda nihayet öldürüldü ve Libya halkı ile tüm insanlık kendisinden kurtuldu, Libya da özgürlüğüne kavuştu. Ama hangi özgürlük?
Şimdi Libyalılar tamamen özgür aynen Janice Joplin’in söylediği “Özgürlük, kaybedeceğiniz başka bir şeyinizin olmadığının değişik bir şekilde tanımlanması”nda olduğu gibi. Batılı güçler neden Libya’ya saldırdı, Libya’da rejim değişikliğine gitmek gerekliliğini duydular, tüm araştırmalarıma rağmen bir türlü anlamış değilim.
Libya’da yaşayanlar Elektrik Faturası nedir bilmezlerdi çünkü evlerine Elektrik Faturası gönderilmezdi. Elektrik Libya vatandaşları için ücretsizdi. Güneydeki çölden yer altı kanalları ile şehirlere su taşınmasından sonra Su Faturası da Libya vatandaşlarına gönderilmez oldu.
Bu gün KKTC’nin siyasi ve sosyal gündemini oluşturan faiz konusu ve Libya halkını aşırı faizlerden koruyacak bir faiz yasası da yoktu Libya’da. Çünkü “Faiz” yoktu. Tüm bankalar devlet bankasıydı ve mevcut yasaya göre Libya vatandaşlarına verilen tüm krediler faizsiz verilmekteydi. Ev sahibi olmak Diktatör Muammer Kaddafi tarafından doğal bir insanlık hakkı olarak kabul edildiğinden her yeni evliye Libya hükümeti 50 bin dolar nakit para vermekteydi yeni evli çiftler bir ev alsınlar ve hayata iyi bir başlangıç yapsınlar diye.
Eğitim ve sağlık hizmetleri tamamen ücretsizdi. Diktatör Muammer Kaddafi darbe yapıp yönetimi ele geçirdiği vakit okuma bilenlerin oranı sadece yüzde 25 idi. Öldürüldüğü vakit ise bu oran yüzde 83’e çıkmış, Üniversite mezunlarının oranı ise yüzde 3’den yüzde 25’e fırlamıştı.
Libya’da iyi bir eğitim alacağına inanmayan bir Libya vatandaşına yurt dışında okuyabilmesi için hemen ve derhal aylık 2 bin 300 dolar burs bağlanmaktaydı. Dönüşte iş bulamazsa, iş bulana kadar kendisine aylık ücret ödenmekteydi. Çiftçilik yapmak isteyen bir Libya vatandaşına Kaddafi hükümeti hemen yüzlerce dönüm toprak, çiftlik evi, her tür makine, teçhizat, traktör, kombay, tohum ve büyük baş hayvan vermekteydi ücretsiz olarak iyi bir başlangıç yapabilmesi için.
Otomobillerin bırakın üzerlerinde Gümrük vergisi, Özel Tüketim vergisi, Yol vergisi, Motor vergisi gibi vatandaştan para koparmak üzerine kurulu mali taleplerin olmasını, devlet tarafından fabrika fiyatının yarısı da karşılıksız olarak ödenerek Libya vatandaşlarının en sağlam, en güvenilir ve en konforlu araçların kullanılması teşvik edilmekteydi.
Benzinin litresi ise sadece 25 kuruştu. Libya devletinin hiçbir dış borcu yoktu ve Merkez bankasında da yüz yetmiş milyar dolar nakit para ve 27 ton altın bulunmaktaydı. Her yılsonu petrol satışlarından elde edilen gelirin bir kısmı, her vatandaşın banka hesabına eşit olarak yatırılmaktaydı. Yani Libyalılar, en küçüğünden en büyüğüne kadar her yıl petrol satışından eşit pay almaktaydılar.
Doğum yapan bir anneye aynı gün 5 bin dolar ödenmekteydi.
Diktatör Muammer Kaddafi, tüm bunları halkına layık gördüğü için temizlenmesi vacip oldu.
Libya’da yaşayan 150’ye yakın kabile var ve aynen Irak’taki Saddam gibi onları da bir arada tutmayı başaracak bir lider, bir yönetici gerekliydi Libya’ya ve Kaddafi de bu görevi yıllarca başarı işe sürdürdü.
Şimdi bu kabileleri kim bir arada tutmayı başarabilecek çok merak ediyorum.
Bana Hitler’i hatırlattı Kaddafi’nin yaptıkları ve sonu. …
devam edecek…
Prof. Dr. Ata ATUN
@ataatun
23 Kasım 2011