Çırağan Sarayında Düğün

Prof. Dr. Ata ATUN

 
Yazarın tüm yazılarını görüntüle

  
 27 Aralık 2011 Saat : 11:47


 
Çırağan Sarayı Kabul Salonu

Çırağan Sarayı Kabul Salonu

Geçen hafta bence hem Avrupa’nın hem de Orta Doğu’nun en güzel şehri İstanbul’daydım.

Gerçekte bu güne değin, Kuzey Amerika kıtasında, Avrupa’da, Kuzey Afrika ülkelerinde,  Orta Doğu’da, Rusya’da, Kaflasya’da ve Sibirya’da ve de Uzak Doğu’da gördüğüm şehirler arasındaki en güzel, en çekici, en otantik olanı İstanbul’dur benim için.

Beni her zaman ve her seferinde büyüler İstanbul.

İllaki bir fırsat bulur ve Kapalı Çarşı’ya giderim. Alış veriş etsem de, etmesem de giderim Osmanlı’nın 500 sene evvel hayata geçirdiği, günümüz AVM’lerinin, yani Alış Veriş Merkezlerinin atası olan Kapalı Çarşı’ya.

Bence büyülü ve çekici bir yer orası. Hem kendisi hem de çevresi tarih dolu. Kendimi adeta kaybederim o ortamda.

İstanbul’un Osmanlı döneminden kalan bölgelerinin her sokağı, bir ayrı tarih, bir ayrı hatıra  barındırır içinde. Bu sokaklar adeta tarihi fısıldar kulaklara içinde yürüdükçe.

Tarihi binaların hepsinin bir farklı öyküsü vardır.

Kimini tanırım, geçmişini ezbere bilirim. Kimiyle de tanışmak için can atarım.

Çırağan Sarayı ve Dolmabahçe Sarayı gibi diğer birçok önemli tarihi binaların geçmişlerini ezbere bilirim. Bunları yaptıran Padişahları, Mimarlarını, yapılış tarihlerini, içine ilk adım atan Padişahı ve içinde yaşananları hep öğrenmeye çalıştım.

Onlarla birlikte yaşamak, tarihle iç içe olmak müthiş bir duygu.

Geçen hafta Çırağan Sarayında bir düğüne katıldım. Dinçerler ve Çetinsaya ailelerinin düğününe.

Çırağan Sarayına girerken, herkesin geçtiği yerlerden değil, her kapının arkasına bakarak, kapılara, pencerelere, şamdanlara, perdelere dokunarak yürüdüm. Tavanların dekoru, duvarların süslemeleri görülmeye değerdi.

Düğün töreninin ve yemeğinin yer aldığı salon tek kelime ile muhteşemdi.

İskemleler camdan, kristalden veya o havayı veren son derece kaliteli bir malzemeden yapılmıştı ve altın yaldızla bir saraya yakışır şekilde süslemelerle bezenmişti.

Masadaki tabak altlığı, üzerinde altın yaldızlı desenlerin yer aldığı cam veya kristalden yapılmıştı.

Düğüne davet edilen kişiler bence, İstanbul’un “Creme de la Creme” diye tanımlanan, Türkçemizde “Kalbur üstülerin en iyileri” olarak çevirisini yapabileceğimiz insanlardı. Gerek kadınların, gerekse de erkeklerin giysileri göz kamaştırıcıydı.

Genç çiftin nikahını İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sn. Kadir Topbaş kıydı. Nikah şahitliğini de Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sn. Abdullah Gül, Enerji ve Tabii kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ve Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Zorlu yaptılar. Siyasetin ve iş dünyasının tepesi oradaydı.

Nikahtan sonra Sn. Cumhurbaşkanı evlilik cüzdanını geline verdi, “Artık deneyim kazandım, cüzdanları gelinlere veriyorum” diye espri yaparak.

Genç çiftin dansı ise görülmeye değerdi. Tavandan aşağıya inen, silindirik formda, tülden yapılmış transparan bir paravanın arkasında genç çift dans ederken, tülün üzerinde lazer ışık oyunları ile yaratılan dekor, genç çiftin sanki bulutların üzerinde veya denizin üzerinde veya da çiçek bahçesinde dans ediyormuş görüntüsünü yaratıyordu. Teknolojinin kullanımı inanılır gibi değildi.

Düğün salonunun tavanında yer alan ışık, lazer ve ses sistemi aygıtlarının toplamı herhalde KKTC’de bulunanların toplamından daha fazlaydı. Yüzlerceydi diyebilirm.

Yemek servisi ise kusursuzdu.

Yaklaşık bin kişilik davetliye ikram, aynı anda yapılmaktaydı. Garsonlar müthiş ve aksamasız bir düzende belli kapılardan girip belli kapılardan çıkıyorlardı. Her masanın bir sorumlu garsonu, her 6 garsonun da bir şefi bulunmaktaydı. Salon, gözle fark edilmeyecek şekilde 9 bölüme ayrılmıştı ve her ayrı bölümün de bir koordinatörü bulunmaktaydı. Şefleri bu koordinatörler yönetmekteydi ve hem şeflerin hem de koordinatörlerin kulaklarında kulaklık, yakalarında mikrofonları vardı. Yemek servis düzeni aksamasız bir şekilde bu yöntemle yürütüldü. Restoran ve hotel işletmeci dostlarıma tavsiye ederim bu servis sistemini gidip görmelerini.

Çırağan Sarayında, gerçekten de saraylara yakışır bir düğüne konuk oldum. Herhalde uzun zaman unutmam bu görkemi ve kusursuz hizmet anlayışını.

 

 

Prof. Dr. Ata ATUN

ata.atun@atun.com

http://www.ataatun.com

27 Aralık 2011

Prof. Dr. Ata ATUN Son 10 Yazı                                                                                  Yazarın Tüm Yazıları



  • ATA ATUN-ADA TV Programı
  • Nurlar İçinde Uyu Ali Ağabey
  • Yeni Suriye ve Türkiye
  • Güney Kıbrıs’ın NATO Aşkı
  • Kötü Komşu Ev Sahibi Yaptı
  • AB’DEN YENİ “SEVİLLA HARİTASI”
  • Erdoğan Hristodulidis Görüşmesi
  • RUMLAR TÜRKİYE’Yİ SUÇLAMAK İÇİN BAHANE YARATMAĞA ÇALIŞIYORLAR
  • Dünyada Hoş Bir Seda Bırakıp Giden Babam Prof. Dr. Hakkı ATUN
  • Kıbrıs Rum Yönetimi-ABD Anlaşması
  • Okunma
    Çırağan Sarayında Düğün için yorumlar kapalı

    Yorumlara kapalı.

    Prof. Dr. Ata ATUN Makaleleri, Özgeçmişi, Yazıları Son Yazılar FriendFeed
    Samtay Vakfı
    kıbrıs haberleri
    kibris 1974
    atun ltd

    Gallery

    Şehitlerimiz-1 kktc-bayrak kktc-tc-bayrak- kktc-tc-bayrak kktc-tc-bayrak-2 kktc-tc-bayrak-4

    Arşivler

    Son Yorumlar