Erdoğan, Annan ve Papadopulos |
Prof. Dr. Ata ATUN |
|
Başbakan Erdoğan, bu ay sonunda, Davos’da görüşeceğini umduğu Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan’a, Kıbrıs sorununun çözümü için Yunan-Rum tarafının bir adım ilerisinde olmaya devam edeceği mesajını göndererek devamlı olarak gündemi kontrolu altında tutmaktadır.
Söylentilere göre veya Kıbrıs ağzı ile “Uzun Kulakdan alınan habere göre” Annan’ın yeni bir girişim üstlenmesi halinde, Erdoğan’ın Rumların “güvenlik” talebini kabul ederek, Kıbrıs’taki Türk askerlerinin tümünün adadan ayrılmasını müzakere masasına getirmesine bile olası. Ve hatta Washigton kaynaklı resmi olmayan haberlere göre, ABD’deki siyasi gözlemciler, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bir sürpriz daha yaparak, Annan Planı’nda Kıbrıslı Rumlar’ı tatmin eden değişiklikler önerebileceğini belirtmekte.
Bunlar büyük olasılıkla Erdoğan’a “yaparsan iyi olur” türünde telkinler.
Annan’ın bu hızlı gelişme içindeki yeri farklı. Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos’dan yazılı teminat almadığı takdirde, yeni bir girişim üstlenmeye niyetli değil. Bir kere dili yandığı için, artık başarılı olacaksa ve tarafları anlaştırabilirse masayı kuracak. Nedeni B.M.Ye sunmak istediği Kıbrıs raporu, aradan sekiz ay geçmesine rağmen hala havada duruyor. İlk defa bir BM Genel sekreterinin raporu aradan sekiz ay geçmesine rağmen onaylanmadı. Annan artık ikinci kez başarısızlığı tatmak istemiyor.
Yunan tarafında ise, Yunanistan ve Kıbrıs’lı Rumlar kafa kafaya verip Erdoğan’ın bu ataklığı karşısında ne yapacaklarını ve ne gibi tedbir alabileceklerini, başka adınlar atılmadan tespit edebilmek telaşında. Bu fırtınaya bir türlü karşı koyamıyorlar. Hep bir adım gerideler. Bu nedenle, Papadopulos Yunanistan Başbakanı Karamanlis ile görüşmek ve taktik belirlemek için 25 Ocak’ta Atina’ya gidecek. Rum Cumhurbaşkanı Tasos Papadopulos, 25 Ocak’ta Atina’da Yunan Başbakanı Kostas Karamanlis’le gerçekleştireceği toplantıda, öne sürdüğü görüşleri ve görüşmelerin başlaması yönündeki koşullarını Karamanlis’in tam olarak desteklemesini bekliyor ve arzuluyor.
Papadopulos, görüşmeler başlarsa kısıtlayıcı bir takvim olmaması ve BM Genel Sekreteri’nin hakemlik yapmaması konusundaki görüşlerine Karamanlis’in, ne pahasına olursa olsun katılmasını bekliyor.
Uzun kulaktan alınan bilgilere göre Papadopulos-Karamanlis görüşmesinde şu hususlarda ortak kararlar alınacak.
1. BM’nin herhangi bir girişimi her iki tarafa da kısıtlayıcı takvimler sunmamalı (Görüşmelerin ucu açık olmalı).
2. Kofi Annan’ın bu kez hakemlik yapmak hakkı olmamalı.
3. Rumlar ve Türkler, (Referandumda) üzerinde anlaşmaya varılmış bir çözümü kabul etmeye veya reddetmeye çağrılmalı.
Tabi burada bilinmesi gereken şu ki, Yunan hükümeti uzunca bir zamandan beridir Kıbrıs konusunda başrol oynamayı arzu etmiyor. Rumların isteklerini tereddütsüz destekleyecekleri kesin ancak bu stratejinin batağa saplanması halinde de bunun sorumluluğunu üstlenmeyecekler.