Kazaları önlemede alınacak önlemlerden bir tanesi “yaşlı araç indirimi” olabilirmi?

Prof. Dr. Ata ATUN

 
Yazarın tüm yazılarını görüntüle

  
 31 Aralık 2004 Saat : 1:42


 

Akademisyen olmam ve Araştırmacı yeteneklerimden dolayı ben gazetede çıkan haberlere çok farklı bakarım ve çok farklı algılarım. Genelde İnşaat Mühendisleri konularına 360 dereceyi tamamlayan her açıdan bakmak zorunluluğunda olduklarından belki de bu farklı bakışın ve algılamanın kökeninde İnşaat Mühendisi olmam da yatmaktadır.

Genelde her kazadan sonra gazetelerde çıkan haberlerde önce arabanın modeline ve plakasına bakarım veya haberin satırları arasında bu bilgileri bulmaya çalışırım. Benim bu güne kadar dikkatimi çeken detay, kaza yapan arabaların büyük çoğunluğunun 15-20 yaş üzeri araçlar olmasıdır.  Benim bu haberimden sonra siz de okuduğunuz gazetelerin eski tarihli olanlarına bir göz atın ve kaza yapan araçların plakalarına bakın.  Göreceksiniz ki gözlemlerimde %65’e yakın doğruluk payı bulunmaktadır.

Bu pay %25 bile olsa dikkate alınması gereken bir orandır. Kaza yapan her dört araçtan bir tanesi belli bir yaşın üzerinde demektir ve de dikkate alınması gereken bir faktör olarak ortaya çıkmaktadır.

20 yaşında veya daha yaşlı araçlarda kazaya neden olabilecek aşağıdaki belirteceğim bazı faktörler öncelikle kaza anında etkin rol oynamaktadır.

1.     Metal yorgunluğu : Genelde hurda veya yorgun demirlerin haddanelerde eritilip tekrar imalata sokularak elde edilmiş saçlardan yapılmış “ekonomik sınıftaki” araçlar, daha işin başında dünyaya gözlerini demirin doğal gücünün yarı sağlamlığında açmaktadırlar. Aradan 20 yıl geçince, yaşamları boyunca etkisi altında kaldıkları gerilmelerden dolayı iyice yorulup ihtiyarlamaktadırlar. Artık darbelere karşı koruyucu güçleri kalmamakta, sadece atmosferik olaylara ve hırsızlığa karşı mal sahiplerini koruyabilmektedirler. Bir kaza anında ise maalesef “maççez”  hale gelmektedirler.

2.     20 yıllık genel aşınma : Aracın tüm parçaları 20 yıl sonunda iyice aşınmış ve görevlerini tam manası ile yapamayacak duruma gelmektedir. Parçalar arasındaki hassasiyet mikrometrik ölçülerden milimetrik ölçülere çıkmaktadır. Aşınmalar artık gözle görülebilir hale gelmekte ve arabada daha evvel alışılmadık sesler, titreşimler ve sallanmalar olmaktadır.

3.     Frenler (İstoplar) : Bu yaşta bir arabada frenler büyük bir olasılıkla balata veya disk frendir. Bu araçlarda ABS fren sistemi bulunmamakta ve ani bir fren durumunda, eğer araçların tekerlekleri tam dengeli (Balans) ise gidiş istikametinde kızak gibi kaymaktadır. Yok eğer tekerlekler dengesiz ise ayarı kaçık taraf merkez olmak üzere fırıldak gibi dönmekte veya o tarafa doğru yön değiştirmektedir.  Veya durması gereken mesafe içinde duramamaktadır ve kazaya neden olmaktadır.

Bir kaza olasılığı anında bu faktörler ve saymadığım yaşlılık kökenli diğer faktörler bir araya gelince, kazayı savuşturmak mümkün olmamakta ve hem can kaybı hem de mal kaybı (milli hazine) olmaktadır.

20 yaş ve yukarısı araçları trafikten çekmek için ülkemizde Türkiye’de olduğu gibi 4962 sayılı Kanun ile 7 Ağustos 2003 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan “yaşlı araç indirimi” uygulaması başlatılabilir.

Söz konusu bu uygulamada, kayıt ve tescile tabi 20 ve daha büyük yaştaki taşıt araçlarının bir daha kullanılmamak üzere hurdaya çıkarılması ve hurdaya çıkarılan araçla aynı cinsten araç alınması halinde, 5 milyar lira (5,000 YTL) özel gümrük vergisi veya kayıt vergisi indirimi yapılabilir.

Bu uygulama ile trafikte dolaşan ve kaza yapmak olasılığı yüksek olan 20 yaş ve üzeri araçlar, yollardan çekilmiş olur ve yerlerini yeni, en son teknoloji ile imal edilmiş, daha genç ve güvenli, insanlarımızın can güvenliğini daha üst düzeyde sağlayabilecek araçlar almış olur.

Ekonomik açıdan yaptığım basit hesaplamalarda, uzun vadede toplumumuzun yaşlı araçlara ödeyeceği yedek parça ve bakım parasının, böylesi bir uygulama ile eskisini hurdaya çıkarıp indirimli olarak alacağı yeni araca ödeyeceği paradan daha fazla olduğunu görmekteyim.

En önemlisi, böylesi bir uygulama ile toplumsal olarak elde edeceğimiz parasal karımızın yanında, gencecik insanlarımızın yaşlı araçların içinde ölmelerini veya sakat kalmalarını olası en düşük düzeye indirmiş olacağız ki, bu kazancı maddi olarak ölçebilmemiz mümkün değildir.

Bu gün 2004’ün son günü. Tüm okuyucularıma “Mutluluk ve Sağlık dolu yeni bir yıl dilerim.”

Prof. Dr. Ata ATUN Son 10 Yazı                                                                                  Yazarın Tüm Yazıları



  • Erdoğan Hristodulidis Görüşmesi
  • RUMLAR TÜRKİYE’Yİ SUÇLAMAK İÇİN BAHANE YARATMAĞA ÇALIŞIYORLAR
  • Dünyada Hoş Bir Seda Bırakıp Giden Babam Prof. Dr. Hakkı ATUN
  • Kıbrıs Rum Yönetimi-ABD Anlaşması
  • AB Kıbrıs Müzakerelerinin neresinde?
  • Savaş Gerçekleri
  • Su Savaşları Başladı
  • İsrail Türkiye Sınırına Yanaşır mı?  
  • Sıra Kimde?
  • İsrail Güç Zehirlenmesine mi Girdi?
  • Okunma 68
    Kazaları önlemede alınacak önlemlerden bir tanesi “yaşlı araç indirimi” olabilirmi? için yorumlar kapalı

    Yorumlara kapalı.

    Prof. Dr. Ata ATUN Makaleleri, Özgeçmişi, Yazıları Son Yazılar FriendFeed
    Samtay Vakfı
    kıbrıs haberleri
    kibris 1974
    atun ltd

    Gallery

    Şehitlerimiz-1 kktc-bayrak kktc-tc-bayrak- kktc-tc-bayrak kktc-tc-bayrak-3 kktc-tc-bayrak-4

    Arşivler

    Son Yorumlar