Rumlar AB’de yalnız kaldılar |
Prof. Dr. Ata ATUN |
|
Straw kasırgası Kıbrıs Rum tarafını darmadağın etti.
Lefkoşa’ın Rum kesimi tam bir arenaya döndü. Rum Siyasi partiler birbirlerine girdiler. AB içinde kayıtsız şartsız Rum destekçisi devletler Kıbrıs’lı Rumların arkalarından çekilmeye başladılar. 3 Ekim’in Don Kişot’u Avusturya bile Rumlardan desteğini geri çekti.
Rumların en çok güvendikleri BM Güvenlik Konseyi üyeleri olan Rusya ile Çin bile tavır değiştirmeye başladılar.
Dün Kıbrıs Rum Yönetimi İngiliz Dışişleri Bakanı’nın ortaya koyduğu görüşleri çürütmek için Kıbrıs sorunuyla ilgili söylediklerine tuta bütün istikametlere, Straw’un sözlerine yanıt teşkil eden mesajlar gönderdi.
Aylardır her çağırıya bol keseden “OXI” diyen, BM Genel Sekreteri Kofi Annan’a hep olumsuz tablolar çizen Rum Yönetimi şimdi, bir yerlerine neft sürülmüş gibi ilgili ilgisiz her yere “BM Genel Sekreteri tarafından Kıbrıs sorununda mümkün olduğunca çabuk bir çaba harcanmasını, Kıbrıs sorununda bir uzlaşı çözümünü getirecek perspektiflere sahip bir inisiyatif üstlenilmesine olanak sağlayacak şartların hemen şekillendirilmesi için müdahil bütün taraflar arasında uygun ortamın hazırlanmasını arzu ettiğini” mesajını göndermeye başladı.
Aylardır adada çözüm olmasın diye ipe un seren, her tür kaçamak yolu deneyen Kıbrıs Rum Yönetimi şimdi uzlaşı için ortamın hazırlanmasını istiyor.
AB içinde Kıbrıs sorununda takip ettiği politika nedeniyle Rum yönetimine yönelik eleştiriler bitmek bilmiyor.
İngiltere Dışişleri Bakanı Jack Straw’un ardından şimdi de Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanı Rene Van Der Linen, Yunanistan kanalı, ile Güney Kıbrıs’ın AB içerisinde yalnız kalması tehlikesinden söz etmeye başladı. Linen Yunanistan’a, sen Kıbrıs’lı Rumların anavatanısın, bunlara şimdi ben söylersen beni dinlemezler, gel sen söyle de akıllarını başlarına alsınlar demeye getiriyor.
Van Der Liden önceki gün Atina’da Yunanistan Parlamentosu’nun üç komitesinin ve Yunan milletvekillerinin huzurunda bir konuşma yaptı ve Kıbrıs sorunun halen çözümsüz durduğunu ve Yunanistan’ın garantör olması hasebi ile Kıbrıs sorunu prosedürüne ilişkin özel bir sorumluluğa sahip olduğunu söyledi. Arkasından da bombayı patlattı ve “BM Genel Sekreteri Kofi Annan bir çözüm bulunması için çaba üstlendi. Kıbrıs Rum tarafını Kıbrıs sorununun çözümüne daha çok arzu duymaya ikna etmeniz gerek. Çözüm bulunmazsa bu Kıbrıs’ın AB içindeki konumunu etkileyecek” diyerek endişelerini dile getirdi. Özetle bu kafada giderlerse iyice dışlanacaklar dedi.
Kıbrıs hükümetinin, Straw’un açıklamalarından ve Türkiye’nin tezleriyle örtüşmesinden sonra İngiltere’nin artık objektif olmadığı şeklindeki düşüncesine Rus ve Çin hükümetleri destek vermedi. Kıbrıs’lı Rumların “Dost ülkeler” olarak tabir ettikleri Rusya ve Çin, Rum yönetimini teorik olarak destekliyor gözükseler bile, fiiliyatta Rum Yönetiminden farklı şekilde görüş belirtmeye başladılar ve mesafeli durmaya başladılar. Her ikisi de Kıbrıs sorunuyla ilgili özel bir ağırlık sırtlamaya hazır olmadıklarını gösteriyorlar.
Tüm bunlara ilaveten birde Rum Dış İşleri Bakanı Yorgo Yakovu’un bir açıklaması var ki, tam ateşe benzin dökmeye benziyor.
Yakovu dün SİGMA TV’de yaptığı konuşmada Türkiye’nin yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda sözde Rum yönetiminin Türkiye’ye karşı veto silahını kesinlikle kullanacağını söyledi.
İşte o zaman AB içinde çıngar çıkacak ve Kıbrıs Rum Yönetimi boyunun ölçüsünü alacak. Ne kadar cüce olduğunu o vakit görecek.