1974 Sonrası
Kuzey Kıbrıs’ta Deniz Taşıtı Üreten Karadenizliler
Prof. Dr. Ata
ATUN
Yakın
Doğu Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Lefkoşa, KKTC
SAMTAY
VAKFI, 936013 Gazimağusa, KKTC
E-posta:
ata.atun@atun.com
Özet
20 Temmuz 1974 Mutlu Barış Harekatı (TSK,
1974), Kıbrıslı Türklere özgürlüğü getirirken beraberinde de yaşamın her
alanında kendi ayakları üzerinde durmak zorunluluğunu da getirmiştir. Barış
Harekatından sonra Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden Kıbrıs’ın Türklerle meskun
kuzey yarısına, Kıbrıslı Türklerle uzaktan akrabalıkları olanlar, 1923 Lozan
Anlaşması (Treaty of LAUSANNE, Article 21) ile adayı terk eden Türk ailelerin
genç kuşakları ve yeni bir Türk yurdu olan Kuzey Kıbrıs’ta yeni bir yaşam
kurmak isteyen kişiler gelerek yerleşmiş ve yeni bir hayata başlamışlardır.
Bunların arasında, elinde keseri,
beyninde gemi yapım bilgileri ile Karadeniz bölgesinden insanlar da gelmiş ve
Kuzey Kıbrıs’a yerleşerek zanaatlarını devam ettirmişler ve belirli boylarda
tahta tekneler imal etmişlerdir.
Bu bildirinin amacı, bu tür faaliyetleri
Türk Deniz Tarihi’ne (TSK, Deniz) kazandırmak, kimlerin Kuzey Kıbrıs’a
Karadeniz bölgesinden gelerek yerleştiklerini, hangi yörede ahşap tekne üretimi
yaptıklarını, kaç tane ve hangi model ve şekilde tekne ürettiklerini bilimsel
olarak tespit ederek, Türk Deniz Tarihi kayıtlarına geçirmektir.
Yöntem olarak “Sözlü
Tarih” (Sabancı Ü, 2012) kayıt sistemi kullanılarak, kişiler ile birebir
görüşülerek bildiri hazırlanmış, imal edilen teknelerin resimleri çekilmeye,
planları kayıt altına alınmaya çalışılmıştır.
Anahtar Kelimeler
Kıbrıs,
Karadeniz, Deniz, Tekne, Ahşap, İnşa
Summary
While the July
20, 1974 Peace Mission brought freedom to Turkish Cypriots, along by it brought
the need to be able to stand alone in life. After the Peace Mission, distant
relatives of Turkish Cypriots, the younger generation of the 1923 Lausanne
Treaty emigrants and the settlers who had aims to start a new life in a newly set
up Turkish land came to the Northern parts of Cyprus from various parts of
Turkey and started to a brand-new life.
Among these, skilled people from Black Sea region,
with an adze and traditional boat plans carved in to their brains settled to
the Northern Parts of Cyprus, performed
their skill and built various boats in different sizes.
The aim of this paper is to bring in such into the
Turkish Maritime History and to register officially who came to North Cyprus
from which part of Black Sea region, where did they perform their handcraft and
built wooden boats, and how many and what boat did they built.
As a procedure, “Live History” method used to write
this paper. Live conversations took place, the pictures of the boats taken and
the blueprints asked.
Key Words
Cyprus, Black Sea, Marine, Vessel, Timber, Construction
GİRİŞ
20 Temmuz 1974
Mutlu Barış Harekatından sonra 28 Nisan 1975’de başlayan Viyana Görüşmeleri’nde
(Atun, 2007: 262) (BM Belgesi S/11789) varılan mutabakat sonucu Kıbrıslı
Türklerin yönetimi altına giren Kıbrıs’ın Kuzey bölümüne, Güney Kıbrıs’ta
mahsur kalan 60,000 Kıbrıslı Türk göç ederken, Türkiye’nin çeşitli
bölgelerinden de göçler yaşanmıştır.
Kıbrıs
adasının Kuzey topraklarına, Türkiye’nin Karadeniz bölgesinden topluca ve
münferiden gelen kişiler ve aileler DipKarpaz, Sipahi, Kaplıca, Mersinlik, Yeni
İskele (Vikipedi, 2012) gibi ve benzeri yerleşim merkezlerine iskan
edilmişlerdir. Toplu yerleşimlerden sonra yıllar içinde kendi istekleri ile
adaya gelip yerleşenler de adanın çeşitli yerlerindeki yerleşim merkezlerinde
iskan olmuşlar ve yaşamlarını sürdürmeye başlamışlardır.
KARADENİZLİ DENİZCİLER
Karadeniz’in
kendine özgü olan deniz ile bağlantısı nedeni ile adaya gelen göçmenlerin bir
kısmını, geçimini deniz ile ilişkilendirmeye yöneltmiştir. Balıkçılıkla
geçimini sağlayan yerli halka ait teknelerin bakımı, ağ tamiratı, boyama ve
raspa gibi küçük hizmetlerle başlayan denizcilik hizmetleri zaman içinde tekne
yapımına ve tersane kurulumuna kadar ilerleme göstermiştir. (KKTC Bayındırlık
ve Ulaştırma Bakanlığı Raporu, 2010: 58)
Girne’de Eski
Liman mevkiinde küçük tekne tamiri ve yapımına başlayan Eşref Usta [Tel: 0533
872 9351] ile Gemi Konağı’nda kayık
tamiri ve imalatı yapan kayıkçı ustası Mustafa Usta [Tel: 0533 847 7870]
adadaki mevcut Karadenizli tekne ustalarıdır.
İlk adı ile “Gemyat”
ve sonradan değiştirilen adı ile “Shipyard Tersanesi”ni Gazimağusa’da hayata
geçirerek kayık, römork, tekne ve gemi inşası ile bakım tesisini kuran
Karadeniz, Cide’li, Sayın Ramazan Gündoğdu [Tel: 0533 861 0304] olmuştur.
Karadeniz’den
Kıbrıs’a göç ederek adanın Kuzey Topraklarına, Karadeniz’in denizciliğini ve
babadan oğula asırlarca aktarılmış olan deniz bilimini ve disiplinini getiren
Gündoğdu (Shipyard, 1989) kurduğu tersane ile deniz araçlarının yapımını ve her
tür bakımını vermeye başlamıştır.
TERSANENİN KURULUŞU
Shipyard
Famagusta Ltd. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde, Gazi Magosa Limanı içinde 1989 yılında Sn. Ramazan
Gündoğdu tarafından kurulmuştur. Kurulduğu ilk yıllarda şirket Gemyat
Denizcilik (Gemyat D., 2012) olarak başlamış ancak 2000 yılında aynı sahip ve
ortaklarla isim değişikliğine gidilmiş ve daha kurumsal bir yapıyla Shipyard
Famagusta Ltd. olarak ismini değiştirmiştir.
Tersanede gemi
havuzlama, kızaklama ve bakım-onarım faaliyetleri yanında, her türlü deniz
aracı imalatı yapılmaktadır. Şirketin
bünyesinde halen 94 personel olup, havuzda-kızaklarda-rıhtımda ve havuz
bordasına bağlanan gemilerdeki iş yoğunluğuna göre taşeron işçi çalıştırılmak
üzere bu sayı 120 kişiye ulaşmaktadır. Tersanede faaliyetler ağır sanayi
dalında olup, endüstriyel anlamda uluslararası hizmet sunulmaktadır.
Tersane,
Uluslararası denetleme Kuruluşu olan Bureau Veritas (Bureau V., 1828) onaylı
ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Sistemi ve OHSAS 18001:2000 İş Sağlığı ve
Güvenliği Belgelerine sahiptir. Yine Denizcilik sektörünün önde gelen denetleme
kuruluşlarından olan Türk Loydu (Loydu T. 1962) onaylı Tersane Uygunluk
Belgesine sahip, Birleşmiş Milletler Sosyal Sorumluluk Projesi Kapsamında
Global Compact (Evrensel Birleşim) Ağında Yönetim Kurulunda 2006 yılından bu
yana aktif görev almış durumdadır.
Shipyard
Tersanesi Doğu Akdeniz’deki en büyük örgütlenme kuruluşu olan Gemi İnşa
Sanayicileri Birliği (GİSBİR, 1971) üyesidir.
TERSANEDE MEVCUT ATÖLYELER
Shipyard
Tersanesi kurulduğu ilk yıldan bu yana sürekli yeniliklere açık ve teknolojinin
ilerlemesine paralel olarak sürekli kapasite artırımında bulunmuştur.
Shipyard
Tersanesinde;
• Torna Atölyesi
• Marangoz Atölyesi
• Makine Bakım Atölyesi
• Elektrik İşleri Atölyesi
• Gemi Boya Atölyesi
• CNC Kesim Atölyesi (CNC, 2012)
olmak
üzere üç ayrı tesisinde toplam 22.000 m2 açık ve kapalı alan mevcuttur.
TERSANEDE VERİLEN HİZMETLER
Shipyard
Tersanesinde Gemi bakım-onarım faaliyetleri, havuzlama ve kızaklama olmak üzere
2 şekilde yürütülmektedir. Havuz ve kızaktaki işlere ek olarak borda da ve GaziMağusa
(Vikipedi, 2006) Liman rıhtımında olan
gemilere de muhtelif bakım-onarım-saç değişimi gibi hizmetler sunulmaktadır.
KIZAK VE BAKIM HAVUZU KAPASİTESİ
Tersanede;
– Kara kısmında 2 kızak mevcut olup burada 3.000
DWT’a (Vikipedi, 2012) kadar gemilere bakım-onarım hizmetleri sunulmakta,
– Deniz üzerine konuşlandırılmış olan “Yüzer Havuz”
(Dictionarist, 2012) ise 8.000 ton yük taşıma kapasiteli gemileri kaldırma
kapasitesine sahip olup, 25.000 DWT’ a
kadar gemilere bakım-onarım hizmetleri sunulmaktadır.
YÜZER BAKIM HAVUZU
Şirketin kurulduğu
ilk yıllarda gemiler sadece kızaklama yöntemiyle bakıma alınabilirken, kapasite
artışı 2005 yılında gerçekleştirilerek büyük ve çağdaş olan havuzlama yöntemiyle
bakım-onarım işleri yapılmaya başlanmıştır.
2005 yılından
2011 yılına kadar mevcut havuz ve kızaklarında bakım faaliyetlerini sürdüren
Shipyard Tersanesi, gelişen dünya düzeni ve artan nüfusa oranla paralel olarak
çoğalan deniz taşımacılığı ve navlunlardaki
artışında etkisiyle armatörlerin daha büyük tonajlı gemiler satın almasına
paralel olarak mevcut havuz yapısı yetersiz kalmış ve havuzunu 2011 yılında
elden çıkararak 2011 yılı itibarıyla çok daha donanımlı ve büyük bir havuz
yatırımı gerçekleştirmiştir.
Havuzun;
Kapasitesi : 25,000
DWT
Uzunluğu : 160.00
m.
Genişliği :
23.60 m.
Derinliği :
6.50 m.
Vinçler : 2 tane 5 tonluk Portal tipi vinç
(Dewinch, 2011)
Kısıtlama : 8,000 ton kaldırma kapasitesi
Büyüyen
havuz kapasitesiyle daha fazla gemiye daha hızlı ve kaliteli hizmet sunarak iş
kapasitesini arttırmayı gerektirmiş, bu nedenle de bakım onarım faaliyetleri şirketin
ana hizmet grubu olan Boya-Raspa-Temizlik işleri bölümü tarafından kendi
bünyesi içinde yapılmaya başlanmıştır.
PERSONEL YAPISI
Büyümeye
ve kapasite artırımına bağlı olarak çalışan personel sayısı da büyümeye
paralele olarak artmıştır. Bildiri hazırlanırken çalışan sayısı 94 kişi olmakla
birlikte yeni havuz yatırımıyla bu sayıya 60 kalifiye personel daha artırmak
hedeflenmiştir.
KKTC’YE UYGULANAN AMBARGOLAR VE REKABET
Kurulduğu 1989
yılından bu yana adada hizmet veren Shipyard Tersanesi ülkeyi olumsuz yönde
etkileyen tüm ambargolara rağmen faaliyetlerini sürdürmüş, sürekli çevre
tersanelerle rekabete girmiş ve ilerleme yolunda sürekli kendini
iyileştirmiştir.
Shipyard
Tersanesi’nin mevcut müşterileri KKTC, TC, Suriye, Malta, Lübnan, İsrail,
Rusya, Panama, İngiliz ve Yunan orjinli gemiler olup tersanede uluslararası
standartlarda gemi bakım-onarım faaliyetleri sürdürülmektedir.
SHİPYARD TERSANESİ’NİN BAŞLICA FAALİYETLERİ
Tersane 1989
yılında liman içinde kızaklama yöntemiyle gemilere ve tüm deniz araçlarına bakım-onarım hizmeti sunmak üzere
kurulmuştur. 1989 yılından 2005 yılına kadar geçen dönemle gemileri 3 farklı boydaki kızakta (Uludağ S. 2010) karaya
alarak bakım onarım faaliyetleri sürdürmüş ve gelişen teknoloji ve gemi
ebatları dolayısıyla ilk kez 2005 yılında büyük bir yatırım yaparak daha
teknolojik ve modern bir yapıya ulaşarak hizmet grubu içine havuzlama yöntemiyle
bakım –onarım hizmetlerini de eklemiştir.
2005 yılında
büyüyen bu yapıyla çalışan sayısı 20-25 kişi iken 80-85’lere ulaştırmış ve ada
genelinde büyük bir istihdam kapısı haline gelmiştir. Daha sonra büyüyen dünya
nüfusuyla orantılı olarak 2011 armatörlerin daha büyük gemilerle daha çok
navlun taşımları gerektiğinden daha büyük gemiler satın almaya başlaması
nedeniyle tersane olarak daha büyük bir havuz alarak bakım-onarım iş kapasitesini
arttırma kararı alarak Temmuz 2011 itibarı ile yeni ve daha büyük havuz alımı
gerçekleşti ve tersanede çok daha büyük gemilere bakım onarım hizmeti verilmeye
başlandı.
Yeni
yatırımın yapılmasıyla iş kapasitesi arttığı için mevcut çalışan sayısı
yetersiz kalınca yeni istihdamlar yapıldı ve gerektiğinde de taşeron işçi çalıştırılarak
gerekli olan hizmet aksatılmadan verilmeye devam edildi. Tersane çatısı altında
kızaklarda, havuz üzerinde, havuz bordasında ve Liman rıhtımındaki bakım-onarım
ihtiyacı olan gemilerin iş yoğunluğuna bağlı olarak toplam çalışan sayısı 120
kişiye ulaşmaktadır.
SHİPYARD TERSANESİ’NDE SUNULAN BAŞLICA HİZMETLER
– Her türlü gemi ve deniz aracı inşası
– Havuzlama ve kızaklama yöntemiyle büyük
tonajlı gemilere ve her türlü deniz
aracına bakım onarım hizmeti sunmak
– Yüksek basınçlı su Püskürtme makinesiyle su
raspası ve boya öncesi temizlik işleri
– Boya işleri
– Tutya yenileme işleri (Sözlük, 2012)
– Kaynak işleri
– Montaj işleri
– CNC ile saç kesim işleri
– Çelik konstrüksiyon, ve tüm tadilat
işlemleri
– Boru, vana, valf bakım ve onarımı
– Çapa, zincir kontrolleri
– Ultrasyonik gemi saç ölçüm hizmetleri
– Torna işleri
– Marangoz işleri
– Kum raspası işleri
– Gemi makine yenileme, değişim ve bakım
işleri
– Dümen, Pervane- Şaft yenileme, değişim ve
bakım işleri
– Elektrik ve elektronik işleri
Tersanede
yürütülen işler, şirket bünyesinde bulunan Gemi İnşa ve Makine Mühendisleri, Makina Mühendisleri, Kaynak Mühendisleri, İş
Güvenliği Uzmanları, ile tersanecilik alanında uzun yıllar deneyimli ve uzman
personellerin kontrolüyle
yürütülmektedir.
Shipyard Tersanesi bünyesinde
sunulan her hizmet ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Standartları (ISO, 2008) çerçevesinde
yürütülmektedir.
SHİPYARD TERSANESİ’NDE SUNULAN HİZMETLERİN
SINIFLAMASI
Kurulduğu 1989
lu yıllardan bu yana tersanecilik sektöründe faaliyetlerini sürdüren Shipyard
Tersanesi Kuzey Kıbrıs Türk cumhuriyetinde bu sektörü temsil eden tek kuruluştur.
NACE rev.2 (NACE)
Avrupa Topluluğunda Ekonomik Faaliyetlerin İstatistiki Sınıflaması sistemini
esas alındığında yapılan işler ve verilen hizmetler aşağıdaki kapsamlara girmektedir.
C- İMALAT
30.11 Gemilerin
ve yüzen yapıların inşaası
30.12 Eğlence
ve spor amaçlı teknelerin yapımı
33. Makine
ve Ekipmanların kurulumu ve onarımı
33.12 Makinelerin
Onarımı
33.15 Gemilerin
ve teknelerin bakım ve onarımı
N-
İDARİ VE DESTEK HİZMET FAALİYETLERİ
81.20 Temizlik
faaliyetleri deniz teknelerinin içlerinin temizliği
faaliyetleri
81.22 Diğer bina ve endüstriyel temizlik
faaliyetleri
HİZMET VERİLEN SEKTÖRDEKİ RAKİPLER
Ada ülkesinde
yer alması ve ülke genelinde üretim alanında yeterli kapasiteye ulaşılamamasından
dolayı bakım onarım faaliyetlerimin sürdürülmesi esnasında gereken yan sanayi
ürünleri 1. Derece yakın olan Türkiye’den temin edilmektedir. Yan sanayi ürün taleplerinin
adaya ulaşması süresinde yaşanan zaman kayıpları- buna bağlı olarak
maliyetlerimin artması rekabet gücünü doğrudan etkileyen olumsuz bir faktör
olmaktadır.
Buna karşın konusunda
ortalama 15 yıl deneyimli kadrosuyla faaliyetlerini sürdürmekte olan tersane
verdiği kaliteli hizmet ve zamanında teslimatla müşterilerine kendini kabul
ettirmiştir.
Shipyard
Tersanesinin birinci derecede rakipleri İstanbul, Tuzla tersaneleridir. Orada
tersanelerin sık biz düzen üzerine kurulu olması, her an istedikleri sayıda
taşeron işçiye ulaşabilmeleri, bakım onarım esnasında gereken yan sanayi ürünlerine
düşük maliyette ulaşmaları rekabet güçlerini olumlu yönde etkilemektedir. Ancak
her defasında başka taşeron firma ile çalıştıklarından dolayı ürün teslimi
esnasında kalite garantisi verememeleri de Shipyard Tersanesi’ni onlara göre
üstün kılmaktadır.
MEVCUT YAPISAL DURUM
Shipyard
Tersanesi karada kızaklama ve su üzerinde havuzlama yöntemiyle sürdürdüğü bakım
onarım hizmetlerine kendi bünyesi içinde yer alan torna, marangoz, boya,
kaynak, CNC atölyeleri ile lojistik destek vererek yıl boyu hizmetini aksamasız
sürdürmektedir. Tersanenin fiziki durumu ve bulunduğu konum itibarıyla kapalı
ve açık olmak üzere 22.000 m2 alan içinde hizmetlerini
sürdürmektedir.
YILLAR İÇİNDE TERSANEDE BAKIMI YAPILAN GEMİLER
Kuruluş yılı
olan 1989 yılından itibaren tersanede bakımı yapılan gemi sayısı;
1989: Kızak: 26
gemi
1990: Kızak: 50
gemi
1991: Kızak: 53
gemi
1992: Kızak: 70
gemi
1993: Kızak: 62
gemi
1994: Kızak: 58
gemi
1995: Kızak: 64 gemi
1996: Kızak: 71
gemi
1997: Kızak: 47
gemi
1998: Kızak: 51
gemi
1999: Kızak: 69
gemi
2000: Kızak: 76
gemi
2001: Kızak: 41
gemi
2002: Kızak: 43
gemi
2003: Kızak: 39
gemi
2004: Kızak: 42
gemi
2005: Kızak: 43
gemi, Havuz: 3 gemi
2006: Kızak: 22
gemi, Havuz: 37 gemi
2007: Kızak: 13
gemi, Havuz: 41 gemi
2008: Kızak: 6 gemi, Havuz: 58 gemi
2009: Kızak: 9 gemi, Havuz: 40 gemi
2010: Kızak: 20
gemi, Havuz: 44 gemi
2011: Kızak: 16
gemi, Havuz: 38 gemi
2012:
Kızak: 3 gemi, Havuz: 9 gemi
(5 Mart 2012 tarihine kadar)
TERSANEDE İMAL EDİLEN GEMİLER VE TEKNELER
Kasım
1991 : 1
adet Yat. Mal sahibi Muhammed Fadlieh, KKTC
Kasım
1994 : 1
adet Yat. Mal Sahibi Ata ve Suna Atun, KKTC
Ekim
1999 : 1 adet Pilot teknesi, Mal Sahibi KKTC
Limanlar Dairesi
Aralık 2009 : 2 adet Work Boat. Mal sahibi Andre Shelling,
Hollanda
KAYNAKÇA
Kitap
Atun, A. (2007).
Kıbrıs anlaşmaları, Planları ve Önemli
BM, AB Kararları (1571-1983), cilt 1. Lefkoşa: SAMTAY Vakfı yayınları.
İnternet Adresi
Bureau V. (2012). Bureau Veritas Turkey,
“Bureau Veritas’ın Kalite, Sağlk, Güvenlik ve Çevre Politikası”, http://www.bureauveritas.com.tr/wps/wcm/connect/bv_tr/Local/Home/About-Us/QHSE/ (Mart 2012)
CNC, (2012). CNC Kesim. “Ana Sayfa”, http://www.cncrouterkesim.com/cnc-kesim.html
(Mart 2012)
Dewinch, (2011). Dewinch Vinç Üretim
Teknolojisi. “Portal Vinç”,
Dictionarist, (2012). Yüzer Havzu.
“Yüzer havuz nedir”. http://nedir.dictionarist.com/y%C3%BCzer+havuz
(Mart 2012)
Gemyat D. (2012. Gemyat Delta Marina,
“Marina Map in Cyprus”,
http://www.marinamap.com/tr/marinas/642.shtml
(Mart 2012)
GİSBİR, (1971). Gemi İnşa Sanayicileri
Birliği, “Tüzük”, http://www.gisbir.org/hakkimizda-2/1
(Mart 2012)
ISO K. Y., (2008). Standart Kalite, “ISO
9001:2008 Kalite Yönetim Sistemi”,
http://www.standartkalite.com/iso9001_nedir.htm
, (Mart 2012)
Loydu T. (1962), Türk Loydu Vakfı. “Türk
Loydu Deniz Endüstrisi Hizmetleri”,
http://www.turkloydu.org/TurkLoydu/Deniz-Endustrisi-Hakkinda.aspx
(Mart 2012)
NACE International – The Corrosion Society, “Home Page/Standarts”,
http://www.nace.org/Standards/ (Mart 2012
Sabancı Üni. (2012). Sözlü Tarih Sabancı
Üniversitesi. “Sözlü Tarih Nedir.”, http://myweb.sabanciuniv.edu/sozlutarih/
, (Mart 2012)
Shipyard, (1989). Famagusta,
Cyprus, “Main Page”, http://www.shipyardfamagusta.com/en/Hakkimizda/MedyaFamagusta
(Mart 2012)
Sözlük, (2012). Gündelik – Türkçe Sözlük
– Lugat, “Tutya nedir”.
http://www.sozluk.info.tr/tutya.html
(Mart 2012)
Treaty of Lausanne (1923), “Treaty of
Peace with Turkey Signed at Lausanne, July 24, 1923”, Article 21. http://wwi.lib.byu.edu/index.php/Treaty_of_Lausanne
(Mart 2012)
TSK. (1974). Türk Silahlı Kuvvetleri
Genel Kurmay Başkanlığı, “Kıbrıs barış harekatı (20 temmuz 1974)”, http://www.tsk.tr/8_tarihten_kesitler/8_4_turk_tarihinde_onemli_gunler/kibris_baris_harekati/kibris_baris.htm
, (Mart 2012)
TSK, Deniz. Türk Deniz Kuvvetleri, “Türk
Deniz Tarihi Yayınları”, http://www.dzkk.tsk.tr/turkce/YAYINLAR.php
(Mart 2012)
Uludağ S. (2010). Uludağ sözlük. “Kızak
Nedir”. http://www.uludagsozluk.com/k/
(Mart 2012)
Vikipedi, (2006). Vikipedi Özgür
Ansiklopedi, “Gazimağusa, 2006”,
http://www.cncrouterkesim.com/cnc-kesim.html
(Mart 2012)
Vikipedi, (2012). Vikipedi Özgür Ansiklopedi,
“Kategori: İskele İlçesi, 21 Şubat 2012”,
http://tr.wikipedia.org/wiki/Kategori:%C4%B0skele_il%C3%A7esi
, (Mart 2012)
Vikipedi, (2012). Vikipedi Özgür
Ansiklopedi. “Detveyt Nedir”,
http://tr.wikipedia.org/wiki/Detveyt
(Mart 2012)
Bu yüzyılın en önemli, en hayati konusu, bu gün 6,5 milyara ulaşan dünya nüfusunun gıda ihtiyacını karşılamaktır. Dünya nüfusunun hızla artığı düşünülürse, bu konunun önümüzdeki yıllarda daha da önem kazanacağı muhakkaktır. Bu bağlamda üretim faaliyetlerinde toprak ve su gibi doğal kaynakların etkin ve sürdürülebilir bir şekilde kullanımı, çevrenin ve bio-çeşitliliğin korunması, küresel ısınmaya ve kuraklığa karşı tedbirler alınması insanlığın geleceği bakımından petrolden daha stratejik bir önem arz etmektedir.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi, buğday, arpa, mercimek, yer fıstığı, üzüm, incir gibi bir çok bitkinin gen merkezidir. Bu bitkiler buradan dünyaya yayılmıştır. Günümüzde bilim adamlarının, genetikçilerin üzerinde en çok durduğu konu olan bio-çeşitlilik ve gen kaynakları açısından GAP Bölgesi çok büyük stratejik öneme sahiptir.
Ayrıca bu topraklar, M.Ö. 8500 yılında, yani 10.500 yıl önce dünyada ilk defa, bu günkü anlamıyla üzerinde tarım yapıldığı, buğday ve arpa yetiştirildiği, koyun ve keçinin ilk defa evcilleştirildiği topraklardır.
Avrupa’nın, bundan 5000 yıl sonra tarım yapmaya başladığı düşünülürse, tarım kültürü ve tarım tarihi açılarından, bu toprakların ne kadar önemli olduğu daha iyi anlaşılacaktır.
Dünyanın 7 harika projesinden birisi olarak gösterilen GAP, Türkiye Cumhuriyeti’nin insanlığa ve bölgeye bir hediyesidir. Her ne kadar GAP bir bölgesel kalkınma projesi olsa da dolaylı olarak tüm ülke halkına ve insanlığa olumlu etkileri olan bir projedir.
Küreselleşen bir dünyada, bir bölgede var olan yoksulluk sorunu giderek bütün insanlığı olumsuz olarak etkileyebilmektedir. GAP’ta doğal kaynakların geliştirilmeye başlanmasına paralele olarak insani gelişmeyi hedefleyen projelerin de uygulamaya konması, bu bölgenin insanlığın gelişmesine yapacağı katkıyı öne çıkarmaya başlamıştır.
Sulama sonucunda bu bölgede tarımsal üretimin artmasına paralel olarak, verimli tarımsal üretimin nasıl yapılabileceği konusunda araştırma ve geliştirme çalışmalarının da başlatılması, sadece bölge ve ülke insanının değil, genel olarak insanlığın gıda güvenliğinin artmasına neden olacak ve büyük katkı koyacaktır.
GAP bir taraftan, bölgedeki akar suları doğru şekilde kullanarak enerji ve tarım üretimini arttırırken, diğer taraftan yarattığı ekonomik hareketlilikle bölgedeki sosyal istikrarın gelişmesine de katkı koymaya başlamıştır. Türkiye’deki mevcut bölgeler arası gelişmişlik farkının yok edilmesin de GAP, kendine düşenden daha fazla etkinlikte bulunmaktadır.
KKTC ile GAP arasında bir çok yönde benzerlikler bulunmaktadır ve KKTC’nin GAP’tan etkilenmesi ve yararlanması da kaçınılmazdır.
GAP’ın Bölgeye ve ülkeye sağlayacağı önemli yararlardan biri de oluşmuş ve oluşacak baraj gölleri ve göletleri ile yüzlerce km uzunluğundaki kanalların yarattığı önemli su ürünleri potansiyelidir. 1995 yılında Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nca doğal göllerde ve DSİ tarafından baraj göllerinde ağ kafeslerde balık yetiştiriciliğin başlatılması da üretimin ve istihdamın artmasına neden olmuştur.
Dört tarafı sularla çevrili Kıbrıs adasının kuzey kesiminde yer alan Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde deniz balıkçılığının ve balık çiftliklerinin ekonomiye katkısı neredeyse hiç yoktur.
GAP projesi içinde yer alan baraj göllerinde kurulmuş olan balık çiftliklerinde kullanılan teknoloji, yapılan araştırmalar, elde edilen deneyim ve bulgular ile aynı yöntemlerin tatlı su yerine, deniz suyunda nasıl uygulanabileceği ve KKTC’de balıkçılığın ekonomiye katkı koyacak şekilde nasıl geliştirilebileceği GAP’tan sağlanabilecek yararların başında gelmektedir.
Türkiye’den 2012 yılında borularla su getirilmesi çalışmalarından verimli sonuç alındıktan sonra, KKTC’nin çeşitli bölgelerinde yıllar önce kurulmuş olan tatlı su göletlerinde, GAP göllerinde kullanılan teknoloji, yavru balık üretimi ve yetişkin balık üretim teknikleri ile balık çiftlikleri geliştirilebilir ve hem ekonomiye hem de istihdam sorununa katkı konabilir.
GAP tamamlandığında, yılda toplam 50 milyar metreküpten fazla su akıtan Fırat ve Dicle Nehirleri üzerindeki tesislerle, Türkiye toplam su potansiyelinin %27’si kontrol altına alınacak, Çukurova’nın 4.5 katı olan 1.7 milyon hektar arazinin sulanması ve yaklaşık 7500 megavat kurulu güç kapasitesiyle yılda 27 milyar kilovat/saatlik hidroelektrik enerjisi üretimi sağlanacaktır. Sadece Atatürk Barajı kendi başına Türkiye’nin elektrik enerjisi gereksiniminin %6.2’sini karşılamaktadır. Şu anda Türkiye’nin elektrik enerjisi gereksiniminin %14’ü Dicle üzerinde barajlardan, %33’ü de Fırat üzerindeki barajlardan sağlanmaktadır. GAP kendi başına Türkiye’nin gerek duyduğu elektrik enerjisinin yarısını karşılamaktadır. GAP enerji programının tam olarak devreye girmesi sonrasında üretilecek enerji, 1988 yılında Türkiye’de mevcut tüm hidroelektrik santrallerinden elde edilen toplam hidroelektrik enerjisine eşittir.
KKTC’nin gittikçe artan nüfusu ve ileriki yıllarda, nüfus artışına paralel olarak büyüyecek olan elektrik enerjisi gereksinimi, KKTC’nin Türkiye’nin enterkonnekte sistemine bağlanması durumunda GAP’tan karşılanacak ve ulusak ekonomiye büyük bir katkısı olacaktır.
KKTC gibi Güney Doğu Anadolu’da orman fakiridir. GAP’ın sağladığı sulama olanakları ve baraj göllerinin etkisi ile değişen iklim koşulları nedeni ile T.C. Orman Bakanlığı, mevcut olan potansiyel sahalarda ağaçlandırma, erozyon kontrolü ve mera ıslahı çalışmalarını “Orman Alanlarının Geliştirilmesi Projesi” adı altında tüm Türkiye genelinde ve GAP Bölgesi’nde uygulamaya koymuştur.
GAP bölgesinde kazanılan deneyim, bilgi ve teknik ile KKTC’de de mevcut olan potansiyel sahalarda ağaçlandırma, erozyon kontrolü ve mera ıslahı çalışmaları başlatılıp, bölgesel iklim değiştirilebilir ve çoraklık giderilebilir. GAP sayesinde KKTC’nin bir çok bölgesinde, yöresel toprak ve iklim koşullarına uygun ormanlar alanlar oluşturulabilir.
Türkiye’nin bölgesel kalkınmaya yönelik en büyük yatırımı olan GAP’ın sulama projeleri tamamlandığında ise, Türkiye’de şimdiye kadar devlet eliyle gerçekleştirilen sulama alanına eşit bir alan daha sulu tarıma açılmış olacaktır. Sulu tarım, kuru tarıma kıyasla daha küçük bir alan ile daha az işçilik gerektirirken, getirisi de daha fazla olmaktadır.
GAP’ta uygulanan sulama teknikleri ve AR-GE sonuçlarından elde edilecek bilgilerle topraksal alanı küçük olan KKTC’de, 2012 sonrasında kuru tarım yerine daha verimli olan sulu tarım ürünlerine geçiş çalışmaları daha kolay olabilir. Sulu tarımın ekonomiye katkısı, kuru tarımdan daha fazla olduğundan, ekonomik gelişmenin bir kısmı da bu sahadan kaynaklanacaktır.
Binlerce yıldır kurak bir iklimin sürdüğü ve dolayısı ile de kuru tarımın yapıldığı Güney Doğu Anadolu bölgesinde, GAP sonrasında kuru tarım incelendiğinde, geçmiş yıllara oranla buğday üretiminde %104, arpa üretiminde %69, pamuk üretiminde %388,domates üretiminde %556, mercimek üretiminde %24 ve sebze üretiminde %80 oranında artış olduğu görülmektedir. Bunun nedenlerinden bir tanesi de, suyun akıllıca depolanması ve kullanılmasına ilaveten özellikle de damla sulama tekniğinin devlet teşviki ile yaygın olarak doğru şekilde uygulanmasıdır.
Aynı iklim koşullarına sahip KKTC’de de yıllardır gerileme sürecine girmiş olan kuru tarım, GAP’ta elde edilen deneyim ve uygulanan çağdaş teknolojilerle bu gerilemende kurtarılıp, daha verimli hale dönüştürülebilir.
KKTC’nin iklim koşullarına ve toprağına uygun, kuru ve sulu tarımla üretilecek ürünlerin çeşitlemesi GAP Ar-Ge laboratuarlarında yapılabilir ve söz konusu ürünlerin tohumları da uygun koşullara göre GAP laboratuarlarında geliştirilip, KKTC’de tarım hem iklime hem de toprağa uygun tohumlarla daha verimli hale getirilebilir.
Son yıllarda Güney Doğu Anadolu Bölgesindeki Turizm hareketlerindeki patlama ise GAP’ın bölgeye olan bir başka etkisi. Aynı restorasyon yöntemleri, şehir merkezlerini tarihe uygun bir şekilde onarım, turizme yönelik tanıtım ve diğer turistleri bölgeye çekme teknikleri aynen kullanılarak, KKTC turizmi geliştirilebilir.
GAP Bölgesi’nde yatırımların artması ve girişimciliğin geliştirilmesi amacıyla yatırım konusunda danışmanlık sağlamak üzere, Eylül 1997’de başlatılan ve yıllar içinde bölgede kurulan GAP-GİDEM ofisleri aracılığıyla yürütülen proje, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ile birlikte yürütülen sürdürülebilir Kalkınma Programı kapsamında çalışmalarına halen devam etmektedir.
Proje, üç amaca yönelik olarak tasarlanmıştır;
1. Bölge’deki sermaye birikiminin spekülatif harcamalar yerine verimli yatırımlara kanalize edilmesi,
2. Diğer bölgelerden ve yurt dışından GAP Bölgesi’ne yatırımcıların çekilmesi,
3. Bölge ve Bölge dışı yatırımcılar arasında ortak girişimler kurulması.
KKTC’nin içinde bulunduğu ekonomik kriz ve 1974’den beridir her yıl gittikçe artan bir şekilde devam eden izolasyonlar ve ambargolar nedeni ile çıkmaza giren KKTC ekonomisi, söz konusu projenin GAP’taki son 10 yıldaki uygulamasından elde edilen bilgi ve deneyimlerin KKTC’ye uyarlanması sonucunda, KKTC’nin ekonomik kalkınması sağlıklı bir şekilde sağlanabilir.
Adaların kaderi, yetişen gençlerin tatmin edici iş bulamamaları nedeni ile dış ülkelere göç etmesi ve nüfusun azalmasıdır. Gençliğin azalması ise ekonomiyi ve teknolojik gelişmeleri olumsuz etkilemektedir.
GAP İdaresi, ÇATOM, Çok Amaçlı Toplumsal Merkez, adı altında yürüttüğü Proje ile GAP Bölgesi’nde, farklı sosyal katmanlardaki 15-25 yaş arasındaki gençlerin değişmeye açık, üretken, çağdaş ve girişimci olmalarına yardım edecek bir ortam sağlamış, ev kadınlarına da yarattığı olanaklarla evlerine ve ailelerine ekonomik katkıda bulunmalarının kapısını açmıştır.
Gençlerde inisiyatif geliştirme yolu ile hem kendi sosyal gelişmelerine hem de sürdürülebilir toplumsal -insani gelişmeye katkı sağlama doğrultusunda yapılan çalışmalar yıllar içinde çok olumlu sonuçlar vermiş ve üretim, kültür ve sosyal alanlardaki faaliyetlerde artış sağlanırken, suç oranında da düşüş gözlemlenmiştir.
ÇATOM’un faaliyetlerinin KKTC gençlerine uyarlanması, gençleri adada tutabilir, üretime ve çağdaş girişime yönlendirerek, uzun vadeli ve sürdürülebilir kalkınmada önemli bir rol oynayabilir.
Sürdürülebilir kalkınma, insan ile doğa arasında denge kurarak doğal kaynakları tüketmeden, gelecek nesillerin ihtiyaçlarının karşılanmasına olanak sağlayacak şekilde bugünün ve geleceğin yaşamını ve kalkınmasını programlama anlamını taşımaktadır. Sürdürülebilir kalkınma sosyal, ekolojik, ekonomik, mekansal ve kültürel boyutları olan bir kavramdır.
Toprak ve su kaynaklarının geliştirilmesi projesi olarak başlatılan Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP), çok sektörlü entegre bölgesel kalkınma projesine dönüştürülmüştür. GAP insani gelişme kavramıyla uyumlu olarak ekonomik büyüme hedeflerine çevresel ve sosyal-insani boyutu entegre etmiştir. Bu nedenle kalkınmanın odağı olarak insan alınmıştır.
GAP’ta sürdürülebilir kalkınma ile erişilmek istenen ekonomik büyümenin insani gelişme perspektifi kapsamında ele alınması, bölgenin tümünü içerecek bir sosyal değişimi ekosistem, kültür ve yöre özellikli katılımcı çözümlerle sağlamak olmuştur.
GAP’ta sürdürülebilir insani gelişme hedefine yönelen planlama ve uygulama faaliyetleri aşağıdaki ilkeler çerçevesinde yürütülmektedir.
1. Katılımcılık
2. Eşitlik ve Hakkaniyet
3. İnsan Kaynaklarını Geliştirme
KKTC’de aynı yöntemlerin uygulanması ile sağlanacak olan “Sürdürülebilir İnsani Gelişme”, KKTC’yi bu gün içine düştüğü Kamu Yönetimi Kaosundan kurtarabilecek bir yöntem olup, bağımsızlığının pekiştirilmesini sağlayacaktır.
Güney Doğu Anadolu Projesi (GAP), her yönü ile KKTC’ye katkıları olabilecek olağan üstü bir projedir. Yeter ki biz bundan faydalanmasını bilelim.