Tüüü Sana |
Prof. Dr. Ata ATUN |
|
Bu dörder harflik iki kelime, politik dili bilmenin ayrıcalığıyla bana birçok önemli bilgiler veriyor aslında.
Birçok yerde günlük kullanımın içinde, bazen şaka için bazen de hakaret etmek için kullanılan sıradan kelimeler dahi olsa, kim tarafından ve nerede söylendiği çok önemli. Ve bu kelimeler söyleniş şekline göre de anlam kazanmakta.
KKTC Meclisinde, 31 Mayıs Perşembe günü Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Girne Milletvekili Ömer Kalyoncu’nun Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Şerife Ünverdi’ye hitaben “Tüüü sana” ve “Siz ne biçim bakansınız beee” ifadelerini kullanması, birçok gerçeği ortaya serdi.
Şaşırtıcıdır ki, kendi konuları veya kuruluş amaçları ile İlgili ilgisiz her konuda ahkam kesen Sivil Toplum Örgütü ve Sendikalardan hiçbir ses çıkmadı bu yakışıksız davranıştan sonra.
Bir siyasi partinin Kadın Kollarından başka hiçbir kadın kuruluşu ses çıkarmadı.
Mecliste bulunan CTP’li kadın Milletvekilleri de ağızlarını açıp bir tek kelime söylemediler, uyarmadılar bile kendi partilerinin Girne milletvekilini.
Bu davranış bana “Benim hırsızım iyi hırsız, seninki olursa yakalarım” hikayesini hatırlattı.
Her konuda ahkam kesen, grevler yapan, toplantılar mitingler düzenleyen, ilgili ilgisiz bakanlık, elçilik, başbakanlık önlerinde gösteriler yapan Sivil Toplu Örgütlerinin kimler tarafından- tek bir işaret parmağı hareketi ile- bu gösterileri yaptıkları iyice açığa çıktı, Meclisteki bu yakışıksız hareketten sonra.
Ve bu olayın ardından ortalama her hafta bir tanesinin sokaklarda şov yaptığı Sivil Toplu Örgütleri’nin hangi partinin güdümünde oldukları açık ve net olarak görüldü.
Kadına şiddete hayır diyerek gösteriler yapan, beyanlarda bulunan, atıp tutan ve TV ekranlarına çıkıp ahkam kesenlerin, Meclisimizde Bakanlık görevini yapmakta olan bir kadın Milletvekiline sarf edilen, en az el kaldırmak veya da fiziksel zarar vermekle eşdeğer olan bu yakışıksız hareket karşısında suspus olmaları ibret verici.
Zaten vatandaş artık, her birkaç günde bir, ilgili ilgisiz bahane olabilecek her konuda grev yapan, gösteri yapan, sokaklara dökülen Sivil Toplu Örgütlerine ve Sendikalara sempatik bakmadığı gibi destek de vermiyor. Buna bıktı, usandı da diyebilirsiniz.
Ama, CTP Politbüro üyesi Girne Milletvekili Ömer Kalyoncu’nun Mecliste bu şekilde davranması ise hiçte tesadüf değil.
Bana göre bu olay CTP içinde kaynayan kazanın habercisi.
Aynen kapağını fırlatmak için içi buharla dolmuş çaydanlığa benziyor bu hareketin politik dildeki çevirisi.
2005-2009 yılları arasındaki başarısız iktidar denemesinden sonra adeta kızağa çekilmeye zorlanmış olan CTP’nin Politbüro üyeleri, yavaş yavaş tekrardan CTP’yi ele geçirmek harekatı başlatmışlar anlaşılan.
CTP Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu’nun saltanatı buraya kadarmış. Ağzıyla kuş tutsa, Başkanlıkta kalması zor bu saatten sonra.
Belli ki 1970’li yılların ikinci yarısında Türkiye’de üniversite eğitimi almış olan ve aşırı sol tüm hareketlerde görev yapmış Politbüro üyeleri tekrar iş başına gelebilmek için Ömer Kalyoncu’yu bu görevi yapacak kişi olarak seçmişler.
Bu çıkışları ve meclisteki bu şovu Ömer Kalyoncu’nun yapması hiçte tesadüf değil. Parti içinde siyasi bir kahraman mevkiine terfi ettikten sonra, Özkan Yorgancıoğlu’nu başkanlık koltuğundan alması, peynir ekmek yemekten daha kolay olacak.
2012 yılı içinde bu değişikliğin olacağını şimdiden söyleyebilirim.
Yazımın başlığında kullandığım dörder harfli bu iki kelime, işte tüm bunları bir çırpıda bana söyledi.
Ata ATUN
ata.atun@atun.com
http://www.ataatun.com
6 Haziran 2012